Günlük yaşantımızda çok sık duyduğumuz ve nasıl doğru çalışması gerektiği üzerine bilgiler araştırdığımız metabolizma ifadesi aslında göründüğünden çok daha büyük bir öneme sahip. Metabolizma, bir canlının yaşaması için gereken kimyasal tepkimeleri kapsayan genel bir terimdir. Vücudun dinlenme halindeyken solunum, vücut ısısının kontrolü, kan dolaşımı, beyin ve sinir fonksiyonları, hücre büyümesi ve yenilenmesi gibi hayati fonksiyonları için ihtiyaç duyduğu enerji, bazal metabolizma hızını oluşturur. Bazal metabolizma hızı, kişinin günlük alması gereken enerji miktarını belirleyen önemli bir faktördür ve kilo kontrolünü doğrudan etkiler. Günlük alınan enerji, bazal metabolizma hızının altına indiğinde vücut strese girer ve stres hormonları salgılar. Bu hormonlar vücudun bazal metabolizma hızını düşürür. Düşük kalorili şok diyetler vücut tarafından kıtlık olarak algılanır ve her bir hücre alınan her kaloriyi korumaya çalışır. Kilo vermeye karşı direnç oluşur. Aynı zamanda düşük kalorili diyetler, vücudun yağ yakma metabolizmasında hasara neden olur ve ilerleyen süreçte yağ depolanmasını arttırarak kilo vermeyi zorlaştırır.
Vücudunuzun faaliyetlerini sürdürebilmesi için ihtiyacı olan temel enerjiyi sağlaması metabolizmanızın doğru bir hızda çalışmasıyla ilişkilendiriliyor. Yaş, kilo, vücut ısısı hatta boy gibi temel faktörlere göre değişim gösteren metabolizma hızını düzenlemek için en başta doğru beslenme şekli ve egzersiz geliyor. Hareketli ve hızlı çalışan bir metabolizma aynı zamanda yağ yakımını da hızlandıracağından kilo kontrolü konusunda da önemli bir yer tutuyor. Gün içerisinde uygulaması basit ama hedefi bulan önerilerimiz ile metabolizmanızı daha kolay harekete geçirebilirsiniz.
Vücudunuzdaki kas oranı arttıkça metabolizmanızın hızı da bu oranda artıyor. Çünkü kasların çalışabilmek için enerjiye ihtiyacı var bu da yüksek miktarda kalori yakmak anlamına geliyor. Yapılan çalışmalarda düzenli bir şekilde kasların çalışmasına yönelik egzersiz yapanların belirli bir süre sonra başlangıç noktalarına göre metabolizmalarının günlük kalori yakımında anlamlı bir artış var. Daha da önemlisi vücut bu rutine öyle bir alışır hale geliyor ki egzersiz yapmadığınız günlerde bile vücut sanki çalışıyormuş gibi kalori yakmaya devam ediyor. Düzenli spor yapmanın metabolizmayı hızlandırdığını biliyoruz. Aletli Pilates, fonksiyonel egzersizler veya ağırlık-kuvvet çalışması gibi farklı alanlarda yaptığınız egzersizler metabolizma hızını anlamlı bir oranda arttıran temel faktörer arasında yer alıyor.
Kahvaltının en önemli öğün olmasının devamlı vurgulanma sebeplerinden biri de metabolizmayı hızlandırıcı etkisinin olması ve dolayısıyla da kilo kontrolünü sağlamada etkin bir rol oynamasıdır.
Öneri: Proteinler, yağlara veya karbonhidratlara göre daha yavaş sindirildiklerinden daha uzun süre tokluk hissi verirler. Yakmak da daha uzun süreceğinden harcanacak enerji artacak ve metabolizmanız hızlanacak. Badem ve muzlu yulaf ezmesi veya peynirli-taze otlu bir omlet bu şekilde bir kahvaltı için ideal seçenekler olacaktır.
Trans yağlar sağlığa zararlı olmakla birlikte vücudun yağ yıkma mekanizmasını da yavaşlatır. Bu yağlar aynı zamanda insülin direncine ve vücutta yangı (inflamasyon/ödem) gibi oluşumlara da sebep olurlar. Karaciğer hücrelerine bağlanarak metabolizmayı yavaşlatmaları uzun vadede sağlığı tehdit eden bir durum oluşturduğundan bu yağlardan kesinlikle uzak durmak gerekiyor.
Bu konuda hakkında yeterince bilgi okusak da hayatımızın rutinlerine eklemeyi çoğu zaman başaramıyoruz. Su içmek, taşıdığı hayati önemin dışında kalori yakımını hızlandırmak gibi bir özelliğede sahip. Uyanır uyanmaz içeceğiniz bir bardak su ile metabolizmanızın anında çalışmaya başladığını hissedebilirsiniz. Ayrıca verdiği tokluk hissi ile gün içerisinde ihtiyacınızdan fazla yemenizi de önleyecektir.
Comments